‘’Anarşi hepimizin zihninde düzensizliği ve karmaşayı, başkaldırı ve isyanı uyandırır. Tarihin ilk Anarşist kuramcılarından olan Kropotkin, bu iki eserinde anarşiye dair bu iki köklü önyargıyı yıkıyor. Anarşist Ülkü adlı eserinde toplumu düzene sokmak için yaratılmış kurumların aslında sadece belli bir azınlığında gücü elinde tutması için kurulan sistemler olduğunu anlattıktan sonra anarşinin bu sistemleri ortadan kaldırmak isterken amacının toplumda bir karmaşa yaratmak olmadığını sebepleriyle gösteriyor. Anarşist Ahlak adlı bölümde ise ahlakın insanın koku alma veya dokunma gibi doğuştan gelen içgüdüsel bir duyusu olduğunu, ahlaklı davranmak için yalnızca bu içgüdümüze dönmemiz gerektiğini, hiçbir kurumun bize ahlaklı davranışı dayatma
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
‘’Anarşi hepimizin zihninde düzensizliği ve karmaşayı, başkaldırı ve isyanı uyandırır. Tarihin ilk Anarşist kuramcılarından olan Kropotkin, bu iki eserinde anarşiye dair bu iki köklü önyargıyı yıkıyor. Anarşist Ülkü adlı eserinde toplumu düzene sokmak için yaratılmış kurumların aslında sadece belli bir azınlığında gücü elinde tutması için kurulan sistemler olduğunu anlattıktan sonra anarşinin bu sistemleri ortadan kaldırmak isterken amacının toplumda bir karmaşa yaratmak olmadığını sebepleriyle gösteriyor. Anarşist Ahlak adlı bölümde ise ahlakın insanın koku alma veya dokunma gibi doğuştan gelen içgüdüsel bir duyusu olduğunu, ahlaklı davranmak için yalnızca bu içgüdümüze dönmemiz gerektiğini, hiçbir kurumun bize ahlaklı davranışı dayatmasına ihtiyacımız olmadığını doğadan ve bilimsel gerçeklerle dile getiriyor. Anarşiyle ilgili tüm görüşlerimizi yerle bir edecek bu kıymetli eserler, düşünce tarihinin vazgeçilmez parçalarıdır.’’
Ahlak felsefesinin kısa yolculuğu Platon’dan Kant’a uzanan bu yolculukta, Kropotkin, din, toplum, evrim, gelenekler, aile gibi kavramlarla ahlakın ortak yönlerini ve birbirleriyle ilişkilerini ekliyor. Ve soruyor: Adalet ve eşitlik olmadan ahlak olur mu?