3
Stokta Yok
39,15 TL
45,00 TL
Kazancınız
:
5,85 TL
Kısa Ürün Açıklaması
Oya Baydar ve Melek Ulagay... Dünyanın ve Türkiyenin, 1940lardan günümüze uzanan macerasına tanıklık etmiş, tanıklıkla kalmayıp olayların içinde yaşamış iki kadın. Gençliği, umudu, devrimci mücadeleyi, sol örgütleri, hapishaneleri, işkenceleri, sevdiklerini yitirmenin acısını, mülteciliği, sürgünü, eve dönüşleri, İstanbuldan Filistin kamplarına, Güneydoğudan Avrupa kentlerine savrulan yaşamlarını anlatıyorlar.
27 Mayısa, 68 olaylarına, solun yükselişine, 1 Mayıslara, 12 Mart ve 12 Eylül darbelerine, katliamlara, Kürt hareketinin başlangıç günlerine, kontrgerillaya, Ortadoğuda Amerika ve İsrailin Filistin halkını yok etme planlarına, Doğu Blokundaki yaşama, Berlin Duvarının yıkılışına, sosyalist sistemin çöküşüne, yakın tarihin daha nice ol
Türü
:
Sayfa Sayısı
:
435
Kapak
:
Ciltsiz
Basım Tarihi
:
3/2011
Boyutlar
:
15.00 x 23.00
Kağıt Tipi
:
2. Hamur
ISBN Numarası
:
9789750712739
Planlanan Teslimat
:
07.11.2024
Kampanya
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
Oya Baydar ve Melek Ulagay... Dünyanın ve Türkiyenin, 1940lardan günümüze uzanan macerasına tanıklık etmiş, tanıklıkla kalmayıp olayların içinde yaşamış iki kadın. Gençliği, umudu, devrimci mücadeleyi, sol örgütleri, hapishaneleri, işkenceleri, sevdiklerini yitirmenin acısını, mülteciliği, sürgünü, eve dönüşleri, İstanbuldan Filistin kamplarına, Güneydoğudan Avrupa kentlerine savrulan yaşamlarını anlatıyorlar. 27 Mayısa, 68 olaylarına, solun yükselişine, 1 Mayıslara, 12 Mart ve 12 Eylül darbelerine, katliamlara, Kürt hareketinin başlangıç günlerine, kontrgerillaya, Ortadoğuda Amerika ve İsrailin Filistin halkını yok etme planlarına, Doğu Blokundaki yaşama, Berlin Duvarının yıkılışına, sosyalist sistemin çöküşüne, yakın tarihin daha nice olayına tanıklık etmişler. Günümüz Türkiyesinde ve dünyada adları bilinen, bugün hâlâ önemli konumlarda, siyaset sahnesinde ya da yaşamın türlü alanlarında karar noktalarında olan pek çok insanı yakından tanımışlar. Dostluğu, yoldaşlığı, sevgiyi, aşkı, örgüt ve parti içi sorunları yoğun duygularla yaşamışlar. Ve şimdi kendileriyle, geçmişle, tarihle hesaplaşarak o günleri anlatırken, geleceğe sesleniyorlar. Tarihi sadece erkekler yazmamalı, tarih erkeklerin insandan çok siyasete odaklı resm tarihi olmamalı. Bizimki bir başlangıç, geçmişi yansıttığımız ayna da bizim kendi aynamız. Umarız devamı gelir, başkaları da kendi aynalarını tutarlar tarihimize, diyor Melek Ulagay ve Oya Baydar. Bunca insan geçti hayatımızdan, acı tatlı bunca olay, anlatılanlar ve anlatılamayanlar, hatırlananlar hatırlanmayanlar, unuttuklarımız, unutmak isteyip de unutamadıklarımız ya da unutmaktan korktuklarımız. Bizimki; farklı duygular, farklı dürtülerle, farklı ortamlarda ama aynı amaca doğru, paralel çizgiler gibi kesişmeden akıp geçen iki yaşam; iki kadın hikâyesi işte...