Domates, 1500’lerde bir gece yarısı, bir geminin ambarında Yeni Dünya’dan Avrupa’ya göç eder. Yüzyıllarca tarihin çöplüğünde kaybolur, zehirli olmakla suçlanır, henüz sert ve yeşilken toplanır; hayat bu ya, hem dünya mutfaklarının en popüler aktörlerinden biri, hem de endüstriyel gıdalardan hoşnutsuzluğumuzun sembolü haline gelir.
Peki maceraların, enteresan tarihî figürlerin, çeşit çeşit yiyeceğin, biraz da komplo teorisinin eksik olmadığı bu yolculuk boyunca neler yaşandı? William Alexander, Dünyayı Değiştiren On Domates’te domatesin ilginç gerçeklerle dol
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
Domates, 1500’lerde bir gece yarısı, bir geminin ambarında Yeni Dünya’dan Avrupa’ya göç eder. Yüzyıllarca tarihin çöplüğünde kaybolur, zehirli olmakla suçlanır, henüz sert ve yeşilken toplanır; hayat bu ya, hem dünya mutfaklarının en popüler aktörlerinden biri, hem de endüstriyel gıdalardan hoşnutsuzluğumuzun sembolü haline gelir.
Peki maceraların, enteresan tarihî figürlerin, çeşit çeşit yiyeceğin, biraz da komplo teorisinin eksik olmadığı bu yolculuk boyunca neler yaşandı? William Alexander, Dünyayı Değiştiren On Domates’te domatesin ilginç gerçeklerle dolu tarihçesini konu edinirken gıdaya ilişkin en güncel sorunlarımıza da değiniyor ve okura alışılmışın dışında bir uygarlık tarihçesi sunuyor.
“William Alexander, domatesin dünya mutfağı ve kültürü üzerindeki etkisini konu alan bu turda bize eşlik eden eğlenceli bir rehber. Tarih, botanik, hatırat ve seyahatnamenin kendine özgü bir karışımı olan Dünyayı Değiştiren On Domates, büyüleyici ve iştah açıcı bir kitap.” –Amy Stewart, New York Times çoksatan yazarı
“Mütevazı meyveye ilgi çekici bir bakış... Tuhaf, bilgilendirici ve çok eğlenceli.” –Kirkus Reviews
“[Alexander’ın] zamanlaması ve sunumu kusursuz.” –The New York Times Magazine
“William Alexander, Azteklerden İtalyan mutfağı ve pizzaya kadar tarihi keşfetmek için domatesleri kullandığı bu kitapta, domatesin eğlenceli ve geniş kapsamlı bir tarihçesini sunuyor. Bunun yanında bizi enteresan tarihî karakterlerle tanıştırıyor; iklim değişikliği, hidroponik ve GDO ile fabrika çiftçiliğinin yaygın olduğu bir dünyada lezzet arayışı gibi konularla ilgili düşünmemizi sağlıyor.” –Mark Pendergrast