3
Stokta Yok
243,60 TL
280,00 TL
Kazancınız
:
36,40 TL
Kısa Ürün Açıklaması
Alain de Botton, Felsefenin Tesellisi'nde günlük yaşamın bize en çok acı veren sorunları için rahatlıkla felsefeye başvurabileceğimizi kanıtlıyor, bütün zamanların en büyük düşünürlerini seçip, bu dahilerin yazdıkları arasında günlük yaşama ilişkin bilgece yaklaşımları bir araya getiriyor. Felsefe ile edebiyat aynı potada erirken ortaya şaşırtıcı derecede espirili, ama aynı zamanda rahatlatıcı bir yapıt çıkıyor.
Kitabı altı bölüme ayıran yazar, her bölümde bir filozofun yaşamından ve yazdıklarından yola çıkarak ayrı bir sorunu ele alıyor. Toplum tarafından kabul görmemenin tesellisini Sokrates'te, yeterince paraya sahip olmamanın tesellisini Epikuros'ta, düşkırıklığı yaşamanın tesellisini Seneca'da, kendini yetersiz hissetmenin tesellisini
Türü
:
Sosyoloji
Sayfa Sayısı
:
309
Kapak
:
Ciltsiz
Basım Tarihi
:
4/2022
Boyutlar
:
13.50 x 19.50
Kağıt Tipi
:
2. Hamur
ISBN Numarası
:
9789755702063
Planlanan Teslimat
:
07.11.2024
Kampanya
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
Alain de Botton, Felsefenin Tesellisi'nde günlük yaşamın bize en çok acı veren sorunları için rahatlıkla felsefeye başvurabileceğimizi kanıtlıyor, bütün zamanların en büyük düşünürlerini seçip, bu dahilerin yazdıkları arasında günlük yaşama ilişkin bilgece yaklaşımları bir araya getiriyor. Felsefe ile edebiyat aynı potada erirken ortaya şaşırtıcı derecede espirili, ama aynı zamanda rahatlatıcı bir yapıt çıkıyor. Kitabı altı bölüme ayıran yazar, her bölümde bir filozofun yaşamından ve yazdıklarından yola çıkarak ayrı bir sorunu ele alıyor. Toplum tarafından kabul görmemenin tesellisini Sokrates'te, yeterince paraya sahip olmamanın tesellisini Epikuros'ta, düşkırıklığı yaşamanın tesellisini Seneca'da, kendini yetersiz hissetmenin tesellisini Montaigne'de, kırık bir kalbin tesellisini ise Schopenhauer'da buluyor. Başkalarının yaşantısını kıskanarak acı çekenlere Nietzsche'yi öneriyor. Her satırı zekice söylenmiş sözlerle dolu bu kitap, hem gündelik yaşamımızda kendimizi daha iyi hissetmemizi, hem de bilgelik üzerine yeniden düşünmemizi sağlıyor.