Pasukanis, kitabının 2. baskısına yazdığı önsözde “Marksist hukuk genel kuramı eleştirisi[nin] henüz başlangıç aşamasında“ olduğunu söylüyordu. Almanca baskıya önsözde de, kitabını “burjuva hukuk biliminin metafizik, biçimsel-mantıksal veya en iyi ihtimalle tarihsel evrimci yöntemine karşı, maddeci-devrimci bir diyalektik yöntem geliştirme görevinin yerine getirilmesi yolunda alçakgönüllü bir girişim” olarak tanımlıyordu. Ne yazık ki, bu alçakgönüllü girişim, Sovyet Devrimi’nin aldığı yönelim nedeniyle hem siyasal hem de hukuksal bakımdan kadük kalmış ve bugün dahi Marksist hukuk genel kuramı eleştirisi henüz başlangıç aşamasını aşamamıştır.
Evgeny B. Pasukanis’in Genel Hukuk Teorisi ve Marksizm çalışmasının yetmiş beş yıl sonra y
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
Pasukanis, kitabının 2. baskısına yazdığı önsözde “Marksist hukuk genel kuramı eleştirisi[nin] henüz başlangıç aşamasında“ olduğunu söylüyordu. Almanca baskıya önsözde de, kitabını “burjuva hukuk biliminin metafizik, biçimsel-mantıksal veya en iyi ihtimalle tarihsel evrimci yöntemine karşı, maddeci-devrimci bir diyalektik yöntem geliştirme görevinin yerine getirilmesi yolunda alçakgönüllü bir girişim” olarak tanımlıyordu. Ne yazık ki, bu alçakgönüllü girişim, Sovyet Devrimi’nin aldığı yönelim nedeniyle hem siyasal hem de hukuksal bakımdan kadük kalmış ve bugün dahi Marksist hukuk genel kuramı eleştirisi henüz başlangıç aşamasını aşamamıştır.
Evgeny B. Pasukanis’in Genel Hukuk Teorisi ve Marksizm çalışmasının yetmiş beş yıl sonra yeniden okunması, çağdaş Marksist yazının sürekli kendi içine/üzerine kapanarak, tamamen kapalı bir dile ve hava geçirmez bir tartışma alanına sıkışmasının sakıncalarını bertaraf edecek; Marksizmde incelenmesi gereken, örneğin hukuk gibi, büyük ve gerçek sorun alanları olduğunu ortaya koyarak hatırlatması bakımından yararlı olacak; bunun yanı sıra, hukuk alanında çalışan ve düşünsel olarak hukukun deli gömleğine girmeyi sürekli reddeden, ancak hukukçu olma pratiklerinin zorlaması altında bunalan hukukçuların, eleştirel bir hukuk kuramı üzerinde çalışmalarının önünü açabilecek bir girişimdir. Köklü eleştirisine rağmen yine de eleştirdiği kavramların uygulanmasına katlanmak ve aracılık etmek zorunda olan hukukçunun, düşünsel tatminsizliğinin yaratacağı hayal kırıklığının önüne geçecek, en azından bunu tahammül edilebilir kılacak tek yol, bizzat eleştirinin de önemli bir devrimci pratik olduğunun kabul edilmesidir.