3
Stokta Yok
Hayalet Gişe; Milonun Akıl Almaz Serüveni
Yazar Adı: Norton Juster
Yapı Kredi Yayınları
0 | Yorum Ekle
224,00 TL
280,00 TL
Kazancınız
:
56,00 TL
Kısa Ürün Açıklaması
Milo çok sıkılan bir çocuk. Vaktini nasıl geçireceğini bilmiyor. Ama postadan gelen esrarengiz bir otoyol gişesi bütün hayatını değiştirecek. Gişe'den Beklentiler'in ötesine geçer geçmez Milo'nun hayatı o kadar değişecek ki sıkılmaya bile vakti olmayacak.
1961'den beri pek çok dile çevrilen Hayalet Gişe'yi siz de okuyun: Atlayın Milo'nun arabasına, Sözcükkent, Sayıkent ve öteki tuhaf diyarlardaki akıl almaz serüvenlerinde ona eşlik edin.
(Tanıtım Yazısından)
Tadımlık
1. Milo
Bir zamanlar, Milo adında, vaktini nasıl geçireceğini bilmeyen bir çocuk vardı üstelik arada bir de değil, o her zaman böyleydi. Okuldayken dışarılarda olmaya özenir, dışarıdayken de okulda olmayı özlerdi. Bir yere giderken dönüp eve gitmeyi, eve dönerken de başka
Türü
:
Sayfa Sayısı
:
236
Kapak
:
Ciltsiz
Basım Tarihi
:
3/2020
Boyutlar
:
13.50 x 19.50
Kağıt Tipi
:
2. Hamur
ISBN Numarası
:
9789750814563
Planlanan Teslimat
:
23.11.2024
Kampanya
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
Milo çok sıkılan bir çocuk. Vaktini nasıl geçireceğini bilmiyor. Ama postadan gelen esrarengiz bir otoyol gişesi bütün hayatını değiştirecek. Gişe'den Beklentiler'in ötesine geçer geçmez Milo'nun hayatı o kadar değişecek ki sıkılmaya bile vakti olmayacak. 1961'den beri pek çok dile çevrilen Hayalet Gişe'yi siz de okuyun: Atlayın Milo'nun arabasına, Sözcükkent, Sayıkent ve öteki tuhaf diyarlardaki akıl almaz serüvenlerinde ona eşlik edin. (Tanıtım Yazısından) Tadımlık 1. Milo Bir zamanlar, Milo adında, vaktini nasıl geçireceğini bilmeyen bir çocuk vardı üstelik arada bir de değil, o her zaman böyleydi. Okuldayken dışarılarda olmaya özenir, dışarıdayken de okulda olmayı özlerdi. Bir yere giderken dönüp eve gitmeyi, eve dönerken de başka bir yere gitmeyi geçirirdi aklından. Nerede olursa olsun o sırada başka bir yerde olmayı diler, dileği yerine gelince, bu sefer de, ne diye bunca zahmete girdiğini düşünüp hayıflanırdı. Hiçbir şey ilgisini çekmiyordu sizin anlayacağınız hatta çekmesi beklenenler bile. Bana öyle geliyor ki, bütün bunlar vakit kaybından başka bir şey değil, diye söyleniyordu bir gün, üzgün üzgün eve doğru yürürken. Hiçbir işe yaramayan bütün o problemleri çözmeyi öğrenmek neden bu kadar önemli, bir türlü anlamıyorum doğrusu; şalgamı şalgamdan çıkarmanın, Etiyopyanın nerede olduğunu bilmenin ya da Şubat sözcüğünün nasıl yazılacağını bilmenin ne yararı var ki? Dahası, kimsecikler kalkıp da işin aslında düşündüğü gibi olmadığını açıklama zahmetine girmediğinden, o da haliyle bilgi edinmeyi vakit harcamaktan başka bir işe yaramayan, dünyanın en boş uğraşı olarak görmeye devam ediyordu. Aklında bu kederli düşünceler, hızlı adımlarla yoluna devam ederken (çünkü o zaten gittiği yerde olmayı hiçbir zaman önceden arzulamadığı için, oraya bir an önce varıp kurtulmak isterdi bu durumdan), bir yandan da, şu koskoca dünyanın nasıl olup da bazen böyle minicik ve bomboş görünebildiğine şaşıyordu. Kederli bir şekilde, En kötüsü de, diye söyleniyordu kendi kendine, ne yapmayı istediğim bir şey var, ne de gitmeyi istediğim bir yer, görmeye değecek bir şey de yok üstelik. Bu son sözlerinin üzerine öyle derin bir iç geçirdi ki, o sırada yakınlarda şakımakta olan bir serçe bile birdenbire susarak, telaşla evine, ailesinin yanına uçtu. Milo durup sağına soluna bile bakmadan, caddenin kenarına sıralanmış binaların ve kalabalık dükkânların önünden hızla yürüdü, eve varması birkaç dakika bile sürmedi apartman girişini rüzgâr gibi geçti kendini asansöre attı iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz demeye kalmadan tekrar indi evin kapısını açtı kendini hemen odasına attı ve keder içinde bir iskemleye çöküverdi, bir yandan da kendi kendine