Biz gazeteciler tarih için müsvedde tutarız. Tarih onları temize çeker; kimisini çöpe atar kimisini de sayfalarına ekler. Mahallemizin çalışkan arısı İsmail Arı’nın çalışması şimdiden tarih!
Ayşenur Arslan
Bir kurum kamusal alanda hizmet sunuyorsa, toplumun ortak hafızasında nasıl anıldığı çok önemli hâle gelir. Kimi güzel kavramların içi, Siyasal İslam tarafından henüz boşaltılmamışken, Kızılay’ı hakikî mânâda bir iyilik kurumu olarak hatırlıyorduk. Kızılay’ın nereden nereye geldiğini bugün ortaya koyan gazetecilik hattı için
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
Biz gazeteciler tarih için müsvedde tutarız. Tarih onları temize çeker; kimisini çöpe atar kimisini de sayfalarına ekler. Mahallemizin çalışkan arısı İsmail Arı’nın çalışması şimdiden tarih!
Ayşenur Arslan
Bir kurum kamusal alanda hizmet sunuyorsa, toplumun ortak hafızasında nasıl anıldığı çok önemli hâle gelir. Kimi güzel kavramların içi, Siyasal İslam tarafından henüz boşaltılmamışken, Kızılay’ı hakikî mânâda bir iyilik kurumu olarak hatırlıyorduk. Kızılay’ın nereden nereye geldiğini bugün ortaya koyan gazetecilik hattı içinde, genç kuşağın başarılı temsilcilerinden İsmail Arı’nın haberleri önemli bir yer tutuyor. Bu uğurda bedel de ödeyen Arı, ortak hafızamızın “iyilik kurumu”nun, nepotik bir ticarethaneye dönüşmesinin izlerini sürüyor.Çiğdem Toker
İsmail Arı, AKP iktidarının istibdat döneminde cesur haberciliğin önemli kalemlerinden biri oldu. Türkiye bir aile şirketine dönüştürülürken yardım kuruluşu olmaktan çıkarılan ve bir holdinge dönüştürülen Kızılay hakkındaki haberleri bir dönemi gözler önüne seriyordu. Şimdi haberciliğini bu konudaki kitapla taçlandırıyor. Kalemine sağlık.Timur Soykan
Gazetecilikte başarı bir kaleci gibi pozisyonu doğru takip edip, doğru konumda durmakla geliyor. İsmail Arı sadece depremden sonra değil, yıllardır Kızılay’ı takip ediyor, bu kurumdaki çürümeyi gazetesi BirGün’de okuyucularıyla yıllardır buluşturuyor. Doğru yerde yazıyor, doğru yerde duruyor ve takibini en özenli şekilde yapıyor. Belki de Kızılay’ı en iyi bilen isim.Ozan Gündoğdu
Kendi tüzüğünde “gönüllülük esasına dayanan bir yardım kuruluşu” olduğunu beyan eden Kızılay’ın, yaşadığımız son büyük depremde şirketleştiği, ihtiyaç sahiplerine ücretsiz ulaştırması gereken çadır, yiyecek, hatta bağışlanan giysi ve kanları bile satan bir ticarethaneye dönüştüğü ortaya çıktı. Kamuoyunda büyük bir şaşkınlık ve kızgınlıkla karşılanan bu durum elbette birdenbire oluşmamıştı ve elbette şirketleşme işinin kökleri siyasal iktidarlara dayanıyordu.
Gazeteci İsmail Arı, bir yardım kuruluşu olmaktan çıkıp holdingleşmeye varan, iktidarlar tarafından para kaynağı olarak görülen ve yağmalanan Kızılay’ın şirketler kurularak nasıl işlevsiz hale getirildiğini çok daha önceden fark etti. Arı’nın yıllara yayılan ayrıntılı araştırması Kızılay Holding, güven sıralamasında en altlara düşen kurumun nasıl bu hale geldiğini gözler önüne seriyor.