Hayaller Sancağının Kuru Sarhoşları: Osmanlılarda Esrar ve Esrarkeşler, kimileri için bela olan, kimileri içinse başka dünyaların kapılarını aralayan eşsiz bir sırrın Anadolu’daki ilginç serüvenini ele alıyor.
Esrarın, yarattığı “kuru” sarhoşluk karşısında tahtından olmak istemeyen “sulu” sarhoşluğun müsebbibi şarapla kavgasını, Tanrı’ya dolaysız yoldan ulaşmayı arzulayan dervişler elinde ayinlerin değişmez bir parçası haline gelişini kendine konu ediyor. Toplumun her kesiminden kişiler arasına sokularak hekimler elinde ilaçken, sokaklarda akla düşman bir zehre, şairler ve edipler elinde vazgeçilmez 
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
Hayaller Sancağının Kuru Sarhoşları: Osmanlılarda Esrar ve Esrarkeşler, kimileri için bela olan, kimileri içinse başka dünyaların kapılarını aralayan eşsiz bir sırrın Anadolu’daki ilginç serüvenini ele alıyor.
Esrarın, yarattığı “kuru” sarhoşluk karşısında tahtından olmak istemeyen “sulu” sarhoşluğun müsebbibi şarapla kavgasını, Tanrı’ya dolaysız yoldan ulaşmayı arzulayan dervişler elinde ayinlerin değişmez bir parçası haline gelişini kendine konu ediyor. Toplumun her kesiminden kişiler arasına sokularak hekimler elinde ilaçken, sokaklarda akla düşman bir zehre, şairler ve edipler elinde vazgeçilmez edibi bir motife, fırsatçılar gözünde gelire nasıl dönüştüğünü ve idarenin bunu önlemeye yönelik sarf ettiği bin bir türlü çabayı, tüm serüveniyle, detaylı, incelikli ve eğlenceli bir anlatımla okura sunuyor.
“Bugün adı anıldığında çoğunlukla ahlâki ve yasadışı çağrışımlar uyandıran esrar, son birkaç yüzyılın deney tüplerinde yaratılan tehlikeli yapay hazlarından efsanelerle örülü benzersiz geçmişiyle ayrılır. Sınırlandırılması güç tarihi, elden ele değişen birbiriyle çelişkili sayısız rolle doludur. Yarattığı bugün dahi merak konusu hallerle [esrar], kiminde korkakların cesaret, kederlilerin neşe, iktidarsızların şehvet, hayalgücü yoksunlarının ilham kaynağı; kiminde uyumsuzların direniş, avarelerin avuntu, manevi kasları zayıfların esrime aracı; kiminde ise düpedüz beladır.”
Onur Gezer