Teşkilat-I Mahsusa (Umur-I Sarkıyye Dairesi) Tarihi Cilt 3-1: 1918
Yazar Adı: Ahmet TetikCihan Harbi’nin son yılında, dönemin askeri ve sivil idarecileri, “tutunma kuvvetini” güçlü kılmak için gayret gösterirler. Çok milletli Osmanlı Devleti’ne yönelik olarak, harici hasımlar ile yerli işbirlikçilerinin harp öncesindeki gibi, “tutunma kuvvetini” zayıflatıp yok etme taarruzları, şimdi daha da şiddetlenmiştir. “Umûr-ı Şarkıyye Dairesi” idareci ve mensupları, bu kuvveti ayakta tutma mücadelesini devam ettirmektedirler.
Fas’taki görevine son verildikten sonra, İstanbul’a dönmeyen Binbaşı Tahir, Umûr-ı Şarkıyyeye Me’mûr Süvari Kumandanı Yüzbaşı Tâlibzâde Yusuf, “me’mûriyyet-i mahsusa” ile Reşt’e, Mirza Küçük Han’ın yanına gidip daha sonra Savuçbulak’a geri dönen Mülazım-ı evvel Yakup ve Umûr-ı Şarkıyye Dairesi’nin diğer ide
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
Cihan Harbi’nin son yılında, dönemin askeri ve sivil idarecileri, “tutunma kuvvetini” güçlü kılmak için gayret gösterirler. Çok milletli Osmanlı Devleti’ne yönelik olarak, harici hasımlar ile yerli işbirlikçilerinin harp öncesindeki gibi, “tutunma kuvvetini” zayıflatıp yok etme taarruzları, şimdi daha da şiddetlenmiştir. “Umûr-ı Şarkıyye Dairesi” idareci ve mensupları, bu kuvveti ayakta tutma mücadelesini devam ettirmektedirler.
Fas’taki görevine son verildikten sonra, İstanbul’a dönmeyen Binbaşı Tahir, Umûr-ı Şarkıyyeye Me’mûr Süvari Kumandanı Yüzbaşı Tâlibzâde Yusuf, “me’mûriyyet-i mahsusa” ile Reşt’e, Mirza Küçük Han’ın yanına gidip daha sonra Savuçbulak’a geri dönen Mülazım-ı evvel Yakup ve Umûr-ı Şarkıyye Dairesi’nin diğer idealist saklı kahramanları, 1918 yılı boyunca da bulundukları yerlerde görevlerinin icaplarını yerine getirmekten bir an geri kalmazlar. Tek gayeleri vardır; “rukûa varmış devleti, ayağa kaldırmak”. Bu uğurda mücadele edip hayatlarını anlamlı kılarken, “yaşadıkları bugünde” yarını inşa etmişlerdir.
Teşkilat-ı Mahsusa Tarihi ’nin III. cildinin bu ilk kısmı Umûr-ı Şarkıyye Dairesi’nin, İspanya-Fas, Trablusgarp, İran, Hicaz ile Rumeli’deki faaliyetlerini kapsıyor ve belgelerdeki gerçekleriyle dünü aydınlatıyor.