Türkiye'nin Hukuk Sisteminde Yapısal Dönüşüm

Hukuktaki dönüşüm hiçbir zaman sadece hukuk alanındaki dönüşüm değildir. Onu anlamak için normların, normlardaki dönüşümün bilgisi yetmez; normlar tarafından düzenlenen ilişkilerin bilgisine de gerek vardır. Hukuk kendisine vücut veren normatif bünyenin dışında kendi düzenleme nesnesi olan ilişkilerle birlikte var olur ve dönüşür. Normlar tarafından düzenlenen ilişkilerin bilgisi hukuk alanında bulunmaz.

Bu kitap normatif dönüşümü normlar tarafından düzenlenen ilişkilerdeki dönüşümle birlikte inceleme gayesiyle tasarlandı. Meşruiyet krizinin kesifleştiği ve piyasaların topluma karşı savunusu dışında hiçbir ilkenin ayakta kalamadığı bir ortamda bitirildi.

Bir ülkede, üzerinde ittifak edilebilecek yegâne payda piyasaların topluma karşı savunusu ise artık şiddet içeren pratiklerin sebebi muhatapların eylemleri değil, bunların varoluş tarzları olacaktır. Acil yanıt bekleyen soru şudur: Mevcut burjuva ideolojisini oluşturan söylemler bütünlüğü içerisinde özgürlük alanına dahil edilmiş olan kategoriler ne kadar daralabilir? Söz konusu kategorilerin daralmış halleri yine de -iyi kötü- özgürlük sayılabilir mi?

Hukuk alanından başlayan ve onunla sınırlı olmayan çalışmamız bizi toplumsal krizin artık başka disiplinlerin diline dönüşerek izlenebileceği sınır noktalarına kadar taşıdı. Mevcut durum, karakolları çökmüş, bir dönem kerteriz olarak kabul edilen akarsuları buharlaşmış ve mayın tarlaları yabani eşeklerin istemsiz hareketleri neticesinde trajik şekilde temizlenmiş bulunan sıfır noktasından bağırmak suretiyle diğer disiplinlerden bakan araştırmacılara ve okura duyurulur.