3
Stokta Yok
17. Yüzyıl İstanbul'unda Lonca Dinamikleri
Yazar Adı: Eunjeong Yi
İş Bankası Kültür Yayınları
0 | Yorum Ekle
112,00 TL
140,00 TL
Kazancınız
:
28,00 TL
Kısa Ürün Açıklaması
Osmanlı İmparatorluğu'nda şehzadelerin doğum ve sünnet törenleriyle, padişah kızlarının düğünlerinde büyük şenlikler (sûr) düzenlenir, bunların en önemli parçalarından birini de esnaf alayları oluştururdu. Osmanlı geleneğinde bu şenlikleri yansıtan "sûrnâmeler" içindeki en renkli sayfalar da kuşkusuz İstanbul loncalarının geçit alaylarının tasvirleridir.
Prof. Dr. Eunjeong Yi de 17. Yüzyıl İstanbul'unda Lonca Dinamikleri adlı çalışmasına başlarken, sûrnâmelerdeki o nefis minyatürlere de gönderme yapan bir çelişkiden yola çıkıyor: Osmanlı loncalarına ilişkin çalışmalarda çizilen "büyük resim" oldukça kasvetli tonlar taşımaktadır. Söz konusu yapıtlarda, genel olarak Osmanlı loncalarının, özel olarak da İstanbul loncalarının ellerinin kolları
Türü
:
Tarih
Sayfa Sayısı
:
384
Kapak
:
Ciltsiz
Basım Tarihi
:
7/2018
Boyutlar
:
15.50 x 23.00
Kağıt Tipi
:
2. Hamur
ISBN Numarası
:
9786052955567
Planlanan Teslimat
:
07.11.2024
Kampanya
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
Osmanlı İmparatorluğu'nda şehzadelerin doğum ve sünnet törenleriyle, padişah kızlarının düğünlerinde büyük şenlikler (sûr) düzenlenir, bunların en önemli parçalarından birini de esnaf alayları oluştururdu. Osmanlı geleneğinde bu şenlikleri yansıtan "sûrnâmeler" içindeki en renkli sayfalar da kuşkusuz İstanbul loncalarının geçit alaylarının tasvirleridir. Prof. Dr. Eunjeong Yi de 17. Yüzyıl İstanbul'unda Lonca Dinamikleri adlı çalışmasına başlarken, sûrnâmelerdeki o nefis minyatürlere de gönderme yapan bir çelişkiden yola çıkıyor: Osmanlı loncalarına ilişkin çalışmalarda çizilen "büyük resim" oldukça kasvetli tonlar taşımaktadır. Söz konusu yapıtlarda, genel olarak Osmanlı loncalarının, özel olarak da İstanbul loncalarının ellerinin kollarının geleneklerle bağlandığı ve/veya devletin çok sıkı denetimi altında oldukları yargısı, değişime ve adaptasyona tamamen kapalı bir lonca betimlemesi öne çıkmaktadır. Capcanlı minyatürler ile bu tekdüze "büyük resimler" arasındaki çelişki nasıl izah edilebilir? İstanbul loncaları gerçekten de bu kadar verimsiz, atıl, zayıf birimler miydi?