Teninin kokusunu hissedecek kadar yakınında olsa da uzanıp dokunamazsın, korkarsın yanmaktan. O ateşten bir kor gibi bakar gözlerine, kalbin bağlanır, dilin susar da, “seni seviyorum” diyemezsin.
Yavuz Selim ile asansörde yalnız kalan Handan, heyecanını bastırmak için elindeki çantayı sıkıca kavrarken gözleri genç adamın aynaya yansıyan masum görüntüsüne kaydı. İç geçirerek onu gizlice izlemeye başladığında kaşının üzerindeki yara izi dikkatini çekti. “İz kalmış” dedi sanki daha önce fark etmemiş gibi. Ve yine yüksek sesle düşündüğünü kelimeler dudaklarından döküldükten sonra
- Ürün Özellikleri
- Ödeme Seçenekleri
- 0 Yorum
- Tavsiye Et
- Hızlı Mesaj
-
Teninin kokusunu hissedecek kadar yakınında olsa da uzanıp dokunamazsın, korkarsın yanmaktan. O ateşten bir kor gibi bakar gözlerine, kalbin bağlanır, dilin susar da, “seni seviyorum” diyemezsin.
Yavuz Selim ile asansörde yalnız kalan Handan, heyecanını bastırmak için elindeki çantayı sıkıca kavrarken gözleri genç adamın aynaya yansıyan masum görüntüsüne kaydı. İç geçirerek onu gizlice izlemeye başladığında kaşının üzerindeki yara izi dikkatini çekti. “İz kalmış” dedi sanki daha önce fark etmemiş gibi. Ve yine yüksek sesle düşündüğünü kelimeler dudaklarından döküldükten sonra fark edebildi. Ancak geri alması mümkün değildi. Onun sözleriyle Yavuz Selim’in eli önce istem dışı yara izinin üzerine giderken Handan’ın yarayı açtığı günü hatırlayarak acı bir tebessüm oluştu dudaklarında. Sonra sevdiği kadının aynadaki yansımasına bakarak cevap verdi:
“İnan bana, kalbimde bıraktıklarının yanında lafı bile olmaz!”